Faydalı Paylaşımlar..

17 Kasım 2014 Pazartesi

Namaz

13:13:00 Posted by Mücahid Reis No comments

ADAM, bineceği otobüsün kalkmasına bir saatten fazla süre olduğu için, terminalin yarı aydınlık koridorlarını arşınlıyordu. Ellerini yıkamak üzere biraz ilerideki mescide yanaştığında, iş tulumları giymiş bir genç ona doğru gelerek:

— Herhalde namaz kılacaksınız, dedi. Abdest alma yerimiz de mevcuttur.

Adam, elindeki sigaranın külünü delikanlının ayakları dibine silkelerken:

— Sen herhalde görevlisin, diye diklendi. Ne iş yaparsın burda?

Delikanlı, köşedeki süpürgeye işaret ederek:

— Temizlikçiyim efendim, diye kekeledi. Lavabo ve tuvaleti temizliyorum.

Adam, onu alaycı gözlerle süzerken:

— Ben, namazı senin gibi çulsuzlara bıraktım, diye sırıttı. Bu iş size öyle yakışıyor ki…

Temizlikçi genç, adamın hakaretine aldırmayacak kadar olgundu. Fakat namaza karşı yapılan saygısızlık, canını çok sıkmıştı. Vereceği cevabı bir süre düşündükten sonra, susmayı tercih ederek işine döndü.

Adam, mağrur adımlarla oradan uzaklaşırken, başının döndüğünü hissetti. Sırtından çıkartarak koluna aldığı kaşe paltonun ağırlığını da ilk defa farkediyordu. Biraz önce yediği iki porsiyon kebap, herhalde tansiyonunu yükseltmiş ve kendisini hâlsiz bırakmıştı. Birkaç adım daha attığında âniden fenalaşarak dizleri üzerine çöktü. Allah’tan ki kolundaki palto ondan önce yere serilmiş ve yeni aldığı takım elbisenin kirlenmesini engellemişti. Adam, çömelmiş vaziyette olmasına rağmen fırıldak gibi dönen başını yere dayayarak bir müddet dinlendi ve tekrar doğrulduğunda, aynı rahatsızlığı duyarak hareketini tekrarladı. Fakat, başkaları tarafından görülmüş olmaktan endişe ediyordu. Bunun için başını yerden kaldırıp sağa sola bakındığında, terminalin çaycısı olduğu anlaşılan bir gençle burun buruna geldi. Delikanlı, adamı saygılı bir ifadeyle selâmlarken:

— Allah kabul etsin bey amca, dedi. Ama kıble biraz daha sağa doğruydu.

Cüneyd Suavi / Hayatın İçinden Hikayeler Zafer Dergisi Şubat 2002

Hz. Hasan ve Hz. Hüseyin’in Yanlış Abdesti Düzeltmeleri

12:54:00 Posted by Mücahid Reis No comments


Mevlana (kuddise sırruhu), irşadında o kadar hassastır ki hiç kimsenin incinmesini, kırılmasını ve rencide olmasını istemez. Bu nedenle Hz. Peygamber’in (sallallâhu aleyhi ve sellem) sevgili torunları Hz. Hasan ile Hz. Hüseyin (radıyallâhu anhum) hakkında nakledilen, yanlış abdest alan bir kimseye abdest almayı öğretişleri hem şekil hem de metot açısından onun hayran kaldığı bir davranıştır.

Hikaye ederler; Allah (Celle Celâlühü) ikisinden de razı olsun..

Hasan’la Hüseyin çocukken, birinin yanlış abdest aldığını gördüler; adamın abdesti şeriata sığmıyordu. Ona en güzel şekilde abdest almayı öğretmek istediler.

Adamın yanına gittiler. Biri, ‘ Bu, bana yanlış abdest alıyorsun diyor’ dedi, İkimiz de huzurunda abdest alalım; bak, bakalım; ikimizden hangimizin abdesti şeriata uygun.

İkisi de adamın yanında abdest aldılar. Adam da; “çocuklar” dedi, “sizin abdestiniz şeriata tam uygun, doğru, güzel; bu yoksulun abdesti yanlışmış” diyerek kendi yanlışının farkına varır ve düzeltme imkanı bulur..

Mevlana / Fihi ma Fih, S,135
Prof.Dr. Abdulaziz Hatip / Aşıkların Namazı